Ana içeriğe atla

Sistematik düşündüm ve kaybettim..



Hayallerimizin düşüşü şaşalı olsun isterim her zaman. Büyük bir düşüş, anlamlı bir düşüş. Kimi hayaller de gerçek olur sonrasındaki felakete haberci olmak için. Evet yine yolun sonundayım. Kendi benliğimin, kendi enerjimin. Finali Hero klibindeki gibi yapacağım. 

                                      

Hayallerimin aşkını buldum triplerine girmiyorum. Epey bir zaman da girmem herhalde. Ama güzel bir kızla tanışmayla, iyi bir kızla tanışma arasındaki o şanslı noktayı vurmuş olabilirim. Tabi ki o nokta etrafındaki sayısı doğruyu ve sayısız atom parçasını göremeyecek olmanın verdiği tatlı hüzün boşluğu da cabası. Teoride mükemmel bir ilişkinin pratikte rezalet ilk adımı.

Hayatımda hiç Kore dizisi izlemedim. Birileri için izleme fikrine de hep karşı oldum. Ve gerçekçi olursak karşınızdaki kişinin hoşlandığı şeyleri yapmak seksiliğin yeni adı değil. Hoşlandığı kişi mi ? Buraya kesinlikle bir çizgi atmak zorundayım. Tanışılmak istenen kişi, ama mesajlara isteksiz cevap yazan türde değil. Konuşulmak istenen biri, ama sizi olağan bir insan kalıbına sokarak moralinizi bozan türden değil..

Bu konuda fazla konuşmak istemiyorum. Zaten ne demek istediğimi birçokları anlamıştır. Olmasını en çok istediğim şey o kişiyle biraz samimileşmek ki, duygularımız boşa gitmesin. 


Bi öyle bi böyle
Ben kimim anlarsan söyle
Sırtımda taş 
Elimde boş bir kutu
İstersem sevebilirim bu oyunu

İyileştim bu arada. Ayrıca tek yazıda iki şarkı paylaşmam ne kadar modernist yanlısı olduğumu gösterir.

Bazen kelimelere dökemediğim şeyler olur. Bunu en iyi  kelimelerle anlatırım. Böyle de ilginç huylarım var. İnstagram direct mesajın da allah belasını versin.

Çeşitli yanılgılarla dolu bir hikayede bambaşka bir ruh haline bürünen sihirbaz gibi uyandığım bir cumartesi sabahı yine yazacak şeyi az, konuşacak şeyi çok buluyorum. Konuşacak kimsem olmadığını da hesaba katarak yine yazıyorum.

iyi cumartesileri.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

connected2.me rehberi

Merhaba arkadaşlar bugün günlük hayatta işinize çok yarayacak bir rehber ile karşınızdayım. Yalnız mısınız? Sosyal hayatınızda herhangi bir kadını veya erkeği etkileyebilecek yetenekte olduğunuzu düşünmüyor musunuz? Umutsuzluğunuz sizi intihara götürürken son bir durak arayışında mısınız? Neyse ki connected2.me var. Anonim olarak kadınları veya erkekleri kendinize bağlayıp onlarla bir gelecek kurabi.... Tabii ki palavradan ibaret. Bu uygulama kesinlikle ölüm. Kesinlikle psikoloji bozan bir şey. Neyse ki ben size bugün muazzam bir rehber hazırladım. Öncelikle kullanıcı tiplerine şöyle bir göz gezdirelim. -link isteyenler Uygulamanın yüzde doksanlık kısmını oluşturur. Bakmayın öyle anonim falan gözüktüğüne, eğer çirkinseniz herhangi biriyle konuşamazsınız. Özellikle kadın kısmının "bio" adını verdiğimiz açıklama kısımlarında genelde şunlar yer alır; "linksiz gelme." "link atmayana cevap vermiyorum." "linkle veya sesle gel." "kim...

Değişim, değiştirmenin anahtarı mıydı yoksa öyle mi sandım.

Yorgunluğumdan değil, tembelliğimden. Bu kadar sıkıcı, bu kadar moron, bu kadar banel... bir insan davranışından değil kendi hayatımdan bahsediyorum. Sanki az gişe yapmış o güzel filmde yanrollerdeyim (kaan abime selam olsun bi gün ünlü olursan telif öderim). Ne istediğimi bilmedim, ne istemediğimi bildiğim kadar. Kendi hayatımı, karakterimi, yaşamımı sürekli ezip durmak bana da bir şey katmıyor merak etme.. Bir bardak kaynar suyu elim yanmadan pilava dökmek gibi değil yaşamak, aslında benim için sıralarsak bu hayat baya zor.. Mesela bembeyaz bir halı almalı insan, yıllarca kullanmalı.. Sonra da her izin, ne zaman çıktığını hatırlayacağı bir gün olmalı. Belki anıları katlayıp cebimize koyamayız ama en ufak sinyal bile sizi geçmişe götürebilir. Mesela aklıma ne zaman tıp gelse, annemle yaşadığım dişçi maceram gelir. Aslında çok öncesi değil 3-4 yıl ama annem yanımda yok artık. Annemi arayamıyorum. Aslında biliyor musun bazen annemi aramayı çok istiyorum, nasılsın demeyi kendimi ...

oturmaktan sıkılmadım

merhaba arkadaşlar ben yıllarca atölyede çalıştığı yerde artık masa başı çalışan genç.  nasılsınız bakalım. valla ben gayet iyiyim. bu yazıyı yazarken de mesai saatleri içindeyim. siz düşünün. her yaz olduğu gibi aynı yere geldim çalışmaya ve inanılmaz şeylere tanık oluyorum. ilk gün yalova'ya koca koca direkleri indirmeye gönderdiklerinde , bu senenin de amelelik dolu olacağını düşünürken, kendimi aniden teklifleri,siparişleri vb. işleri incelerken bilgisayar başında buldum. post modern anlayışa göre evrak işlerini yapıyorum. ne kadar mutlu olduğumu tartışmaya açık bırakmakla birlikte. böyle bir yerde bu kadar yükselmeyi beklemiyordum. yaşasın cv doldu. onun dışında chp'nin adalet yürüyüşüne şahit oldum dükkanda dururken ve eve gittiğimde daha da şaşırdım. adamlar kampı, türkiye'nin en yobaz en dindar mahallelerinden birisi olan benim mahalleye kurmuşlar. mahalle bir gecede evrim geçirdi herkes laikleşti diyebilirim. ancak terk ettiklerinde yine eski düzene geri dön...