Ana içeriğe atla

UZUN ŞARJ KABLOSU İLE GELEN MEDENİYET

Merhaba arkadaşlar, ben onca hikâyeyin üstüne, yazısı beğenilmeyen blogger.

Nasılsınız bakalım valla ben çok iyiyim. Uzun şarj kablosu aldım. Bel fıtığına ramak kala kurtardık kendimizi. 4 gündür yazı atmamışım. Son zamanlarda yazı çok sık yazı atıyordum. Hatta ileride bir süre ara verebilirim. Zaten pek de umrunuzda olmaz.

Valla son zamanlarda stres yok, sinir yok, daha pozitif bakıyorum. Çünkü hayat kaplumbağa şekli aldı. Tam istediğim gibi. Kendimi Wes Anderson filmleri ile özdeşleştirmek için harika bir sebep.

Yağmurlar kraliçesi ilk kez beni kötü hissettirecek bir şey yaptı. Yani zaten bir şeyin bu kadar mükemmel olması imkansız. Ben biraz hassasım ve hemen kendimi değersiz hissedebiliyorum. Yine de kızılcak şeyler değil bunlar osman biraz olgunlaş. Hayat dört dörtlük değil arkadaşlar ona göre.

Hemşire'nin de zor bir yol ayrımı var. Bir mesaj bekliyor,  bence beklememesi gerekiyor, tabi onun gözünde bu mesaja nefretle karşılık vericek ama seven insan çabuk ikna oluyor be kardeşim yapmayın etmeyin.

Hayat derslerimi verdiğime göre, birazda toplumun kanayan yaralarına göz atmayı geciktiriyorum. Keşke bazı şeyler satırlardaki kadar güzel olsa. Üzülme osman, çünkü sen üzülmeye alışırsan kaybeden olursun. Hayatım boyunca hep ayakta kalmaya çalıştım, kaldım, kalacağım. Formülü basit, üzülsen de kendine yalan söyle, mutluyum de.

Finaller bitiyor. Tatil geliyor, ben eriyorum

Gidip biraz daha gumball aromalı nargile içeyim.

Size ne düşündüğümü 5 kelime ile söylemek isterdim ama zaten tahmin etmişsinizdir.

Sevgiler :)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

connected2.me rehberi

Merhaba arkadaşlar bugün günlük hayatta işinize çok yarayacak bir rehber ile karşınızdayım. Yalnız mısınız? Sosyal hayatınızda herhangi bir kadını veya erkeği etkileyebilecek yetenekte olduğunuzu düşünmüyor musunuz? Umutsuzluğunuz sizi intihara götürürken son bir durak arayışında mısınız? Neyse ki connected2.me var. Anonim olarak kadınları veya erkekleri kendinize bağlayıp onlarla bir gelecek kurabi.... Tabii ki palavradan ibaret. Bu uygulama kesinlikle ölüm. Kesinlikle psikoloji bozan bir şey. Neyse ki ben size bugün muazzam bir rehber hazırladım. Öncelikle kullanıcı tiplerine şöyle bir göz gezdirelim. -link isteyenler Uygulamanın yüzde doksanlık kısmını oluşturur. Bakmayın öyle anonim falan gözüktüğüne, eğer çirkinseniz herhangi biriyle konuşamazsınız. Özellikle kadın kısmının "bio" adını verdiğimiz açıklama kısımlarında genelde şunlar yer alır; "linksiz gelme." "link atmayana cevap vermiyorum." "linkle veya sesle gel." "kim...

bedelini ödedim

 işte yine been işte yine bir yazı..... mer mer mer merhaba... uzun süredir uyumak için kıvrandığım sırada, bir türlü uyuyamamam üzerine kafamdan geçenlerin artık bir şekilde buraya dökülmesi gerektiğine karar verdim. yataktan kalkmadan önce kafamın içinde milyonlarca ışık yılı misali dönen şeylerin hepsi buray aktarılacak mı bu da ayrı bir merak konusu. ama beni biraz tanıyorsanız bunun olmayacağını biliyorsunuzdur.  dostlar... çok yoruldum ya gerçekten bak acayip yoruldum. üstelik bu yorgunluk boş oturmaktan geliyor. hatalar silsilesi öyle bir noktaya getirdi ki hayatımı. hani ufak ufak umutlar tükenir ya o noktaya gelmek üzereyim. bu kadar potansiyelli bir insan nasıl olur da hiçbir şey başaramaz aklım almıyor. elimi neye atsam kuruyor mantığı oluşmaya başladı. bilemiyorum daha ne kadar dayanacağımıı ama ne yüzümde o eski gülüş kaldı ne o heyecan. uyku bile uyuyamuyorum artık. asla rahat değilim vs. vs. uzar gider. buraya sadece neden kötü durumda olduğumu yazsam paragrafla...

Değişim, değiştirmenin anahtarı mıydı yoksa öyle mi sandım.

Yorgunluğumdan değil, tembelliğimden. Bu kadar sıkıcı, bu kadar moron, bu kadar banel... bir insan davranışından değil kendi hayatımdan bahsediyorum. Sanki az gişe yapmış o güzel filmde yanrollerdeyim (kaan abime selam olsun bi gün ünlü olursan telif öderim). Ne istediğimi bilmedim, ne istemediğimi bildiğim kadar. Kendi hayatımı, karakterimi, yaşamımı sürekli ezip durmak bana da bir şey katmıyor merak etme.. Bir bardak kaynar suyu elim yanmadan pilava dökmek gibi değil yaşamak, aslında benim için sıralarsak bu hayat baya zor.. Mesela bembeyaz bir halı almalı insan, yıllarca kullanmalı.. Sonra da her izin, ne zaman çıktığını hatırlayacağı bir gün olmalı. Belki anıları katlayıp cebimize koyamayız ama en ufak sinyal bile sizi geçmişe götürebilir. Mesela aklıma ne zaman tıp gelse, annemle yaşadığım dişçi maceram gelir. Aslında çok öncesi değil 3-4 yıl ama annem yanımda yok artık. Annemi arayamıyorum. Aslında biliyor musun bazen annemi aramayı çok istiyorum, nasılsın demeyi kendimi ...