Ana içeriğe atla

hala buradayım

merhaba arkadaşlar uzun zamandır aranızda değildim. evet kabul ediyorum kendimi ilişkinin muhteşemliğine kaptırıp artık dert yanmıyorum. hayatım iyi gidiyor bu sebeple bir şey yazmıyorum galiba. eskiden kötü şeyleri yazarak aşmaya çalışırdım. lakin sanırım blog benim keyfimden nasibini aldı. aslında her şey süper mükemmel değil ancak keyfim iyi yani. geceleri dertlenmiyorum. tabi siteyi çok boşladığımı düşünüp bir yazı kaleme almak istedim. kesin muhteşem bir şey olur ve tarihe geçer bu yazı dimi. zaten okunmam düşmüş baya. yine depresif mi olsam napsam. ilginç şeylerin gözdesi muazzam bloguma uzun zaman sonra merhaba.

aslında yazacak şey vardı da..yediremedim yazmayı. çocukluk kahramanım fernando alonso emekli oldu. her pazar onun için yarışları izleyip, onun son zamanlardaki başarısızlıklarına o kadar alışmışım ki, gitmesi bir boşluk yarattı bende. en çok üzüldüğüm olay buydu sanırım son zamanlarda. 

ilişkim harika gidiyor. aslında bu zamana kadar çoktan bıkarım veya soğurum diye düşünürken daha da bağlanır buldum kendimi. kendisi çok tatlı bir şahıs takdir edilesi bir insan. herkesin kusuru vardır tabi. onun kusurlarıyla benim kusurlarım yarışsa yok ederim o da ayrı bir gerçek. her şey iyi olduğu için dertlenmiyorum. ufak tefek problemlerim var sadece. bunlar da aşılır veya aşılmaz şeylerden ziyade mideyi tok tutuyor diyelim geçelim. hep dert anlatmak usandım buradan. gerçi mutluluk da anlatamıyorum. 

ev arkadaşım beni kız arkadaşına tercih etti. bakın artık ev arkadaşım diyorum sadece eskiden olsa çok çok yakın bir arkadaşım derdim. ancak yıllardır olan birlikteliğimiz, hayatına yeni giren bir kız sebebiyle bitiyor. inanılmaz değil mi? bence de inanılmaz. sağolsun o kadar kırdı ki beni durum. demek ki neymiş en yakın arkadaş da olsa, ihtiraslara kurban gidebiliyormuş. artık bütün yakın arkadaşlarımla bu konuda temkinli olacağım. daha evvelde başıma gelmişti bu. hayır yani biz sevgili yapınca hiç kimseyi göndermiyoruz veya hiç kimseyi otuzuncu plana atmıyoruz. ama insan karakterinin bir kusuru sanırım bu. yapacak bir şey yok herkes yoluna devam etmeli. şartlar ne kadar değişirse değişsin affedemeyeceğim bir olay bu. daha önce yapanları da affetmemiştim.

yıllar evvel hayatımda çok tatlı bir kız vardı. gece gündüz konuşmak istediğim bir kız. hani her ne kadar ben o dönemler ufaktan yanlasam da, o dönemki olayımız hep arkadaşlık olduğu için bana göre hep bir arkadaş olarak kalacaktı. ve yıllar sonra çıkageldi. şaştım kaldım. yıllardır haber alamadığım birisi, gecenin köründe tak diye karşıma çıktı. ama insanlar değişir ya. ben yine her zamanki gibi üzerine gittim bir şeylerin ve kızdırdım galiba. huyum kurusun, insanlar olumsuz bir yön belirttiğinde hemen yardımcı olasım geliyor, ki o kişi sevdiğim biriyse. yıllardır görüşmedin la demeyin, görüşmesem de onu bulmak için çok çaba sarf ettim. aniden çıkınca karşıma tabi tüm emeklerimin aslında ucundan yakalamış emekler olması da üzdü beni. keşke ben bulsaydım dimi. neyse sevindim ama. ben de biraz tutsaydım kendimi daha güzel olurmuş ama küsmedik herhalde sadece biraz kızdı. 

bazı insanları anlayamıyorum. söylediği cümlelerden gereken anlamı çıkardım diye yanlış anlam çıkarmış olabiliyorum. sunumla alakalı canımı sıkan bir hadise oldu. yıllar sonra hatırlar mıyım bilemiyorum da, insan "herkes evinde kendi yapsın" diyip de, "niye benden habersiz yaptınız" der mi? e sen istemiyorsun toplanmak zaten neden daha üsteliyorsun. ben sunumların grup ödevi olduğunu düşünüp hep birlikte toplanarak yapılmasından yana olmuşumdur hep. buna uymayan insanların gelip bana hesap sorması da fazla ironi değil mi? neyse büyük ihtimalle hatırlamayacağım bu hadiseyi. eğer hatırlarsam şimdiden geçti gitti diyeyim. 

şu instagrama araba sürerken müzik açıp hikaye atanlara kıl oluyordum. şimdi de gece hastanede serum yeme hikayeleri çıktı karşıma. kardeşim bir kızın sizinle aşk yaşaması için neden bunlar gerekli anlamıyorum. sen serumlu foto atınca mesajlar gelip; "helal olsun valla tam sevişmelik erkeksin" mi diyorlar anlam veremiyorum. ben instaya hikaye atınca unf yemiştim. adil değilsin dünya cidden. 

"You think I'm not serious just because I carry a rabbit around?"


"Hi can you send an ambulance to 2618 Mountain Drive...Gunshot wound to the stomach.
Don't say I never do nothin for you...Okay."



çok tatlı ezgisi olan bu şarkımı da buraya bırakıyorum. 


bu sefer daha yakında görüşmeyi umuyorum. planlarım bu yönde. sevgiler

Yorumlar

  1. Merhaba,
    Ben sana ulaşmak istiyorum, seninle konuşmak istediğim şeyler var. Sana nasıl ulaşabilirim?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazık ki.. Buradan da yazabilirsin konuşmak istediklerini bence. Yani milyonlar girmiyor bloguma artık... Eski popülaritemizi kaybettik...

      Sil
  2. Aslında biraz çaresizce bir yorum oldu benimki.Çünkü hayatımın çok zor bir döneminden geçiyorum kardeşim,çok zor geliyor herşey, yaşamak bile.Ben de tesadüfen sayfanı gördüm ve yazılarını okudum ondan sonra da konuşmak istedim seninle , en azından derdimi anlatırım, konuşuruz falan diye..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zaten Anonimsin.. Bence anlattıklarını birisi okusa bile kim olduğunu anlamaz. İstediğini anlatabilirsin çekinecek bir şey yok

      Sil
    2. Maalesef biraz çekiniyorum bu konuda.Yazdığın şeyler,bir yıl önce yıkık bir haldeydim diyorsun ya bende şu an o halde hatta belki daha berbat bir durumdayım.Senin adına seviniyorum, ama sanki benim o mutlu olacağım günler de hiç ama hiç gelmeyecekmiş gibi.Hayatımdaki herşeyimi kaybetmiş gibi hissediyorum, umudum bile dahil olmak üzere.Herşey anlamını yitirmiş sanki..

      Sil
    3. Açıkçası benim umudum yoktu.. Bazen iyi şeyler birden bire oluyor. En ufak adım, en ufak ihtimal neler doğuruyor bir bilsen. Hiç bir şeye inancım yokken, şimdi daha umutlu bakıyorum hayata. Sana bir formül söylemek isterdim ama inan bana formülü bilmiyorum. Sadece o an şanslıydım ve olayların devamı şanslı gelişti. Elbette yine beni bulan kötü anlar oluyor ama genel olarak düzelmeler mevcut...

      Sil
    4. O kötü anlar her zaman olacak tabi ki hayatımızda ama genel olarak şu an nasıl olduğumuz ve neler yaşadığımız önemli.Ben şu an yaptığım her şeyi boşuna yapıyormuşum gibi hissediyorum,yaptığım her şey o kadar anlamsız ki.. Umut adına hiçbir şey yok ben de , bunun hiç düzeleceğini sanmıyorum, hayatım boyunca bununla yaşayacağım sanki.Sana biraz yazdıklarını okuyup, etkilenip yazdım aslında.Şansın sana yardım etmiş olması çok güzel ama ben şanslı olsam bile bununla baş edebileceğimi sanmıyorum.Hayatımdaki en önemli şansı kaybettim zaten..

      Sil
    5. Aynı şeyi defalarca hissettim biliyor musun? Başka şanslar karşımıza çıkabilir. Yarın olacağının garantisini veremem ama bir gün seni bulur. Nasıl hissettiğini anlıyorum, anladığımı da biliyorsun bence. O yüzden şimdilik idare etmeye devam et. Sen dönmesen bile dünya dönmeye devam edecek bunu bilmen lazım. Kendini sevmen lazım. Kendini sevmeden hiç bir şey değişmez.

      Sil
    6. Anlıyorum ne söylemek istediğini ama bunları kendime anlatamıyorum ve anlatabileceğimi sanmıyorum.Hayatıma bu kaybettiğim şanstan daha güzel bir şans geleceğine hiç ama hiç inanmıyorum.Sadece yaşamak için yaşıyor gibiyim.Kendimi sevemiyorum , çünkü böyle olmasına sebep olan kişi benim,ve hiçbir şey de değişmeyecek biliyorum.Sadece zaman geçtikçe acısı azalacak ve şimdiden tek farkı o zaman daha az acıyla yaşıyor olacağım sadece, ama o zamanki gibi mutlu hiçbir zaman olamayacağım biliyorum ve bu çok ağır geliyor.İnsan hayatına giren en doğru insanı nasıl kaybeder ya ? Hayatımdaki herkes yalan o gerçekken ben onu kaybettim

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

connected2.me rehberi

Merhaba arkadaşlar bugün günlük hayatta işinize çok yarayacak bir rehber ile karşınızdayım. Yalnız mısınız? Sosyal hayatınızda herhangi bir kadını veya erkeği etkileyebilecek yetenekte olduğunuzu düşünmüyor musunuz? Umutsuzluğunuz sizi intihara götürürken son bir durak arayışında mısınız? Neyse ki connected2.me var. Anonim olarak kadınları veya erkekleri kendinize bağlayıp onlarla bir gelecek kurabi.... Tabii ki palavradan ibaret. Bu uygulama kesinlikle ölüm. Kesinlikle psikoloji bozan bir şey. Neyse ki ben size bugün muazzam bir rehber hazırladım. Öncelikle kullanıcı tiplerine şöyle bir göz gezdirelim. -link isteyenler Uygulamanın yüzde doksanlık kısmını oluşturur. Bakmayın öyle anonim falan gözüktüğüne, eğer çirkinseniz herhangi biriyle konuşamazsınız. Özellikle kadın kısmının "bio" adını verdiğimiz açıklama kısımlarında genelde şunlar yer alır; "linksiz gelme." "link atmayana cevap vermiyorum." "linkle veya sesle gel." "kim...

bedelini ödedim

 işte yine been işte yine bir yazı..... mer mer mer merhaba... uzun süredir uyumak için kıvrandığım sırada, bir türlü uyuyamamam üzerine kafamdan geçenlerin artık bir şekilde buraya dökülmesi gerektiğine karar verdim. yataktan kalkmadan önce kafamın içinde milyonlarca ışık yılı misali dönen şeylerin hepsi buray aktarılacak mı bu da ayrı bir merak konusu. ama beni biraz tanıyorsanız bunun olmayacağını biliyorsunuzdur.  dostlar... çok yoruldum ya gerçekten bak acayip yoruldum. üstelik bu yorgunluk boş oturmaktan geliyor. hatalar silsilesi öyle bir noktaya getirdi ki hayatımı. hani ufak ufak umutlar tükenir ya o noktaya gelmek üzereyim. bu kadar potansiyelli bir insan nasıl olur da hiçbir şey başaramaz aklım almıyor. elimi neye atsam kuruyor mantığı oluşmaya başladı. bilemiyorum daha ne kadar dayanacağımıı ama ne yüzümde o eski gülüş kaldı ne o heyecan. uyku bile uyuyamuyorum artık. asla rahat değilim vs. vs. uzar gider. buraya sadece neden kötü durumda olduğumu yazsam paragrafla...

Değişim, değiştirmenin anahtarı mıydı yoksa öyle mi sandım.

Yorgunluğumdan değil, tembelliğimden. Bu kadar sıkıcı, bu kadar moron, bu kadar banel... bir insan davranışından değil kendi hayatımdan bahsediyorum. Sanki az gişe yapmış o güzel filmde yanrollerdeyim (kaan abime selam olsun bi gün ünlü olursan telif öderim). Ne istediğimi bilmedim, ne istemediğimi bildiğim kadar. Kendi hayatımı, karakterimi, yaşamımı sürekli ezip durmak bana da bir şey katmıyor merak etme.. Bir bardak kaynar suyu elim yanmadan pilava dökmek gibi değil yaşamak, aslında benim için sıralarsak bu hayat baya zor.. Mesela bembeyaz bir halı almalı insan, yıllarca kullanmalı.. Sonra da her izin, ne zaman çıktığını hatırlayacağı bir gün olmalı. Belki anıları katlayıp cebimize koyamayız ama en ufak sinyal bile sizi geçmişe götürebilir. Mesela aklıma ne zaman tıp gelse, annemle yaşadığım dişçi maceram gelir. Aslında çok öncesi değil 3-4 yıl ama annem yanımda yok artık. Annemi arayamıyorum. Aslında biliyor musun bazen annemi aramayı çok istiyorum, nasılsın demeyi kendimi ...