Merhaba arkadaşlar, ben biyometrik fotoğraf. Nasılsınız bakalım?
Valla ben gayet iyiyim. Bayram faslının son saatlerinde canım yine yazı atmak istedi. Böyle şaşırtıcı özelliklerim vardır. İnsanları beklemedikleri anlarda yazılarımla şaşırtırım.
Hayat dümdüz ileriyor. Bende biraz vicdan azabı var öyle...
Bugün dünyanın en anlamlı şarkılarından birini atasım geldi. Benim favori repliğim; "En iyi yanın ölümlü olman..."
Apranax'ım yine bitmiş. Geçenki baş ağrımda bu aklıma geldi. Böyle durumlarda kendimi Dressmaker filmindeki Mr.Almanac gibi hissediyorum. Böyle özellikleri aşmak zor..
Her neyse anlatacak fazla şey yok. Olsaydı iki-üç adım daha ileride olurdum. Hala daha Pollyannacılığa devam mı? Hiç öyle zannetmiyorum.
Arkadaşlar üzüldüğünüz şeylerin ne olduklarını iyi düşünün. Bazen üzülmeniz karşı taraf için anlam ifade etmiyor. Kaan Boşnak'ın harika bir sözü var. "Sanki ben masumum da sen kendiliğinden değiştin." bana bununla gelmeyin. Ne bileyim bir Lenka şarkısı tercihimdir. Açıkçası pekte takmıyorum yani.
Onun dışında hayat bizi ne zaman çiçek gibi koparcak onu düşünüyorum. Bunun zamanı gelmeli artık. Hem böyle köhne olup hem de mataramasuko esprileri yapamayız.
Bu arada Körfez'in ne kadar iğrenç bir yer olduğunu da söylemem gerekiyor. Özellikle konu otobüslerse ve 12'deki son otobüslerse. Herkes inanılmaz saldırıyor. Halbuki sıraya girmek falan bunları öğrenemediler hala. Keza lunaparkdaki kaynakçıları da ayrı yere koyuyorum. Yani bir nevi özet.. Kocaeli insanı biraz zor adam olur. Birazcık hak yememeyi öğrensek bence harika olabilirdi.
Böyle durumlarda o kadar deliriyorum ki, bu şehre gelmeyesim geliyor. Çok yakında o da olacak inş...
Şöyle bir etrafınıza bakıp ne kadar etik olduğunuzu bir düşünün.
Sanırım sırtım ağrıyor
Sevgiler...
Yorumlar
Yorum Gönder