Ana içeriğe atla

yepisyeni bir yıl

merhabaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa


şu an öyle kafam güzelki size bunu kelimelerle anlatamam. hal böyle olunca yazı atmak da farz oldu. yepyeni bir yıla az evvel giriş yaptım. kesinlikle muazzam bir yıl beklemiyorum yine bok gibi geçecek ama olsun alıştık yapacak HİÇBİR ŞEY yok....

2017 benim için nasıl geçti?????????????????

olgunlaştım....

offfffff ben bu yazıyı yılbaşı akşamı yazıcakmışım yarıda kalmış puhahah herhalde bişiler oldu neyse başlığını şeediyim değiştirmiyim çünkü ben her zaman harika bir blogger olmuşumdur.

öncelikle 5 gün gecikmeli de olsa hoşgeldin 2018 kardeşim helal olsun tam zamanında geldin yani biz sıkılmıştık 2017'den falan ağbi 2017 mi kaldı değişim iyi birşey tabi. ancak boş geldin be kanka insan az değişik olay molay getirir. kalbimin orta yerinde bu nasıl monarşi yani delirmek üzereyim. her her neyse biraz 2017'den bahsediyim bari.

2017 benim için nasıl geçti??

yukarıda da bu soruyu sormuşum çok net cevap vermişim evet bence de olgunlaştım. özellikle insanlar konusunda. evet kardeşim artık daha bir kendini beğenmişim, evet kardeşim artık daha bir burnumun ucuyla bakıyorum insanlara. bugüne kadar beni kusurlarım yüzünden eleştiren her hücreye ben de eleştriyle yaklaşıyorum. inanın hiç bir şey yapmamaktan iyidir. eğer olgunlaşmak, başkalarına bok atabilmekse hayır olgunlaşmadım. ancak olgunlaşmak kendi değerinin farkına varmak ise, internet alemindeki en olgun çocuğa merhaba diyin.

yeni insanlar tanımadım. aslında bir nevi tandıım ama o kadar da insan değillerdi. her tanışmanın sonu kötülükle bitti. son tanıştığım kişi romanyalı diana ve kendisi bunalım triplerimi anlamadığı için ingilizcesini geliştirmek amacıyla benle konuşuyor. konuşmalarımız efsane ama ben diyorum ki; "i have a big depression." o diyor ki; "don't worry" evet kardeşim felsefik, ütopik ve sonsuzluk çağrışımı yapan harika bir eğlence bu. neyse güzel kız ama çaktırmayın.

ben karaktersiz bir insan olduğum için yine bir kadın kişisi böyle aklımın uç uç uç en ucunda gibi bişi yani tam olarak girmedi ama en ufak hareketinde girebilir o yüzden dua edelim girmesin. o kadar salladık kadın milletine yine aşk tripleri falan istemiyorum kardeşimm. ha bakarsın olumlu bişiler olur hemen deriz yani, "yav aşk harika şey ehuheh" diye. ancaaak her konuda olduğu gibi olacağını sanmıyorum bunun da. o yüzden bu tip bir şeyi ilerlemeden kesmem lazım. bunu dedikten 2 yazı sonra aşık olduğumu falan yazarmışım yine reis beklenmedik hareketler ustasısın dersiniz. yok kanka dua edin olmasın yeterince keyifsizim.

sonracığıma bazı insanların ihanetlerini anladık. dibine kadar hissettik. insan oğlu böyle napalım belki bana özel değildir ama bana da ihanet edildiği oluyor. adam beni sevmeyip başkasını severek ona tatlış davranabilir bu konuda elimden bir şey gelmez. eve yeni aldığım herif de uyuz köpeğin teki çıktı. yakında kocaman bir yallah geliyor kardeşim merak etme. ben gece 4 de dubstep dinleyecek bir insan değilim.

2017'de hayatıma lin pesto girdi muazzam bir müzik şöleni.. sonracığıma yepisyeni şarkılar keşfettim. bu mükemmel olaylar resmi bayram ilan edilmeli. ulan hayata bak yak yak kardeşim

2017'de en güzel iki olay ladybird ve split'i izlememdi sanırım. dünyanın en güzel iki filminden birisi bunlar gerçekten muazzam tespitti üstad. saorise ronan kölen olayım yahu çekme film her seferinde triplere sokuyon.


sözlerini yazacam abi dünyanın en güzel sözleri bu şarkıda. ha bende o "you" yok ama muazzam bir şarkı. son yazılarıma serpiştiriyodum ama 2018'in ilk yazısında tam liste olsun bu başyapıt.

Sometimes I feel like throwing my hands up in the air 
Bazen ellerimi havaya kaldırmış gibi hissediyorum 

I know I can count on you 
Biliyorum sana güvenebilirim 

Sometimes I feel like saying "Lord I just don't care" 
Bazen "Tanrım umrumda değil artık" diyor gibi hissediyorum 

But you've got the love I need to see me through 
Ama kendime yetmem için ihtiyacım olan aşk sende 


Sometimes it seems that the going is just too rough 
Bazen olayların gidişatı çok zor gibi gözüküyor 

And things go wrong no matter what I do 
Ve ne yaparsam yapıyım işler hep kötüye gidiyor 

Now and then it seems that life is just too much 
Ara sıra hayat artık çok fazla geliyor gibi gözüküyor 

But you've got the love I need to see me through 
Ama kendime yetmem için ihtiyacım olan aşk sende 


yeni yıldan en büyük beklentim florence'nin albüm çıkarması... 

neyse esenlikler dilerim. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

connected2.me rehberi

Merhaba arkadaşlar bugün günlük hayatta işinize çok yarayacak bir rehber ile karşınızdayım. Yalnız mısınız? Sosyal hayatınızda herhangi bir kadını veya erkeği etkileyebilecek yetenekte olduğunuzu düşünmüyor musunuz? Umutsuzluğunuz sizi intihara götürürken son bir durak arayışında mısınız? Neyse ki connected2.me var. Anonim olarak kadınları veya erkekleri kendinize bağlayıp onlarla bir gelecek kurabi.... Tabii ki palavradan ibaret. Bu uygulama kesinlikle ölüm. Kesinlikle psikoloji bozan bir şey. Neyse ki ben size bugün muazzam bir rehber hazırladım. Öncelikle kullanıcı tiplerine şöyle bir göz gezdirelim. -link isteyenler Uygulamanın yüzde doksanlık kısmını oluşturur. Bakmayın öyle anonim falan gözüktüğüne, eğer çirkinseniz herhangi biriyle konuşamazsınız. Özellikle kadın kısmının "bio" adını verdiğimiz açıklama kısımlarında genelde şunlar yer alır; "linksiz gelme." "link atmayana cevap vermiyorum." "linkle veya sesle gel." "kim...

bedelini ödedim

 işte yine been işte yine bir yazı..... mer mer mer merhaba... uzun süredir uyumak için kıvrandığım sırada, bir türlü uyuyamamam üzerine kafamdan geçenlerin artık bir şekilde buraya dökülmesi gerektiğine karar verdim. yataktan kalkmadan önce kafamın içinde milyonlarca ışık yılı misali dönen şeylerin hepsi buray aktarılacak mı bu da ayrı bir merak konusu. ama beni biraz tanıyorsanız bunun olmayacağını biliyorsunuzdur.  dostlar... çok yoruldum ya gerçekten bak acayip yoruldum. üstelik bu yorgunluk boş oturmaktan geliyor. hatalar silsilesi öyle bir noktaya getirdi ki hayatımı. hani ufak ufak umutlar tükenir ya o noktaya gelmek üzereyim. bu kadar potansiyelli bir insan nasıl olur da hiçbir şey başaramaz aklım almıyor. elimi neye atsam kuruyor mantığı oluşmaya başladı. bilemiyorum daha ne kadar dayanacağımıı ama ne yüzümde o eski gülüş kaldı ne o heyecan. uyku bile uyuyamuyorum artık. asla rahat değilim vs. vs. uzar gider. buraya sadece neden kötü durumda olduğumu yazsam paragrafla...

Değişim, değiştirmenin anahtarı mıydı yoksa öyle mi sandım.

Yorgunluğumdan değil, tembelliğimden. Bu kadar sıkıcı, bu kadar moron, bu kadar banel... bir insan davranışından değil kendi hayatımdan bahsediyorum. Sanki az gişe yapmış o güzel filmde yanrollerdeyim (kaan abime selam olsun bi gün ünlü olursan telif öderim). Ne istediğimi bilmedim, ne istemediğimi bildiğim kadar. Kendi hayatımı, karakterimi, yaşamımı sürekli ezip durmak bana da bir şey katmıyor merak etme.. Bir bardak kaynar suyu elim yanmadan pilava dökmek gibi değil yaşamak, aslında benim için sıralarsak bu hayat baya zor.. Mesela bembeyaz bir halı almalı insan, yıllarca kullanmalı.. Sonra da her izin, ne zaman çıktığını hatırlayacağı bir gün olmalı. Belki anıları katlayıp cebimize koyamayız ama en ufak sinyal bile sizi geçmişe götürebilir. Mesela aklıma ne zaman tıp gelse, annemle yaşadığım dişçi maceram gelir. Aslında çok öncesi değil 3-4 yıl ama annem yanımda yok artık. Annemi arayamıyorum. Aslında biliyor musun bazen annemi aramayı çok istiyorum, nasılsın demeyi kendimi ...