hepimizin gözünü korkutan şeyler vardır. bu bazen koskocaman bir toplumda kendinizi ezilmiş ve bitik hissetmeniz veya ev arkadaşınızın ani ayrılığı ile yeni alacağınız buzdolabının sağlam olup olmaması...
herkesin olmak istediği kişinin bugün aynaya bakıp; "yeter artık durdurun dünyayı" dediğini hisseder gibiyim. herkes için zor olan, onun için de zordur. hiç kimseciklerin mükemmel olduğunu düşünmüyorum.
kendimi böyle zamanlarda, run lola run'daki lola'nın babası gibi hissediyorum. bu kadar şeyin üstüne bu gelmemeliydi.
ama bu arada, cidden hiç bir şey olmadığını fark ettim hayatımda. önce duygularımı aldırmıştım sonraları dikkatimi de aldırdım sanırım. insanlar gözüme, anten çekmediğinde televizyonlarda oluşan karıncalar gibi gözüküyor. sahi ben bayadır da televizyon izlemedim. bu konuda endişelerim epey fazla. televizyon neydi ki, bu konuda biraz zihnimi zorlayayım.
fark ettim ki son yazılarım hep bir toplumsal mesaj kaynamaya başlamış.iyice öğüt verici olgun kişilerden birisi oldum. böyle düşünen varsa derhal polise ihbar etsin. oğlum benim kendime öğüdum yok başkasına nasıl olsun. bütün gün duolingodan fransızca testi yapıyorum. ve sen bana hayatını değiştirmem gerektiğini söylüyorsun.
nowelle ablamı inanılmaz beğendim bu arada. ayrıca neden bilmiyorum kahkül saçtan çok hoşlandığımı fark ettim. bunca yıldır bunu neden fark edemedim. inanılır gibi değil.
uykum var...
daha fazla katlanabileceğimi zannetmiyorum bir güne daha. bu arada ortalama uyku saatim nasıl 9 oldu onu da anlamadım. normalde 8 saati geçirmezdim. galiba bazı problemlerim var hayata karşı. bunu da söylemek ilginç oldu.
sanırım epey sakinim.
sevgiler
Yorumlar
Yorum Gönder