Merhaba sevgili blog sakinleri...
Ben sorunları olan blogger. Nasılsınız bakalım? Valla ben gayet pozitifim, vizelerim var...
İlk ikisine pek bakmadığım için kötü geçti ama üçüncüsüne çalışıyorum. Böyle durumlarda kendimi Taxi Driver filmindeki Travis Bickle gibi hissediyorum. Böyle otantik duygu değişimlerim vardır.
Veee beklemediğiniz şey yaşandı ve bu blog artık iki yaşında. İlk başlarken daha önceki deneyimlerimi varsayarak bu sitenin o kadar uzun ömürlü olmayacağını düşünüyordum. Ancak hayat bana öyle bir çiçek açtı ki tam iki seneyi doldurduk. Bu zorlu süreçte beni yalnız bırakan hepinize üzüntülerimi yolluyorum.
2 sene içinde veyahut son 1 sene içinde değişen bir şey olmadı. Hala daha tutarsız iletişm sinyalleri veriyorum. Hatta yakın zamanda buradan uzaklaşıp bir dağ evinden megafonla yemek sipariş edeceğim. Böyle harika huylarım olduğunu bilen bilir.
Bugüne kadar bu blogu okuyan 67.489 kişiye teşekkür ederim. Dile kolay gelse de bu kadar insanın sizin yazdıklarını okuma ihtimali bile sizi çıldırtabilir. Hadi 17 bini bot olsun, 25 bini ana sayfaya girip çıksın, 15 bin de ilk yazıda gitsin, 10 bin de ikinci yazıda, 4500 de üçüncü yazıda... böyle böyle kalan son 2 kişiye teşekkürlerimi sunuyorum. Her gün bu siteye girerek beni adeta nirvanaya ulaştırdınız.
Bu blog ne yazık ki ben yaşadığım sürece devam edecek gibi görünüyor. Büyük acılarımız, üzüntülerimiz.. bunların bir önemi yok zaten hayat bizi çiçek gibi koparacak o yüzden eğlenmeye bakalım.
Umarım serüvenin üçüncü bölümünde artık bazı eksik cevaplarımı da bulup, yoluma daha marjinal devam ederim. Çünkü bu şekilde topluma verecek en güzel cevapları bulabiliyorsunuz. İnsanlar sizi onaylamasa da siz kendinizin bir onay kutucuğundan çok bambaşka bir galaksi olduğunuzu keşfedebiliyorsunuz. Tüm bu zorluklarla baş edebiliyorsunuz.
Ne diyim sakın saçmalamayın. Yolunuza devam edin...
Tek istediğim biraz içimi dökmekti, evet kabul ediyorum neredeyse tüm blog reklamı yapan yerlere blogumu reklam ederek okuyucu çekmeye çalıştım ama beni suçlamayın.Ya da suçlayın ya ben yazıyorum sadece kimseye zararım yok. Beni böyle üzerseniz daha çok yazarım.
Son olarak yeni yayın döneminde sürpriz içeriklerle karşınızda olacağım. Tabi hemen de inandınız alt tarafı anlamsız bir blogum nasıl bir sürpriz yapabilirim. En fazla şiir miir atarım fazlasını beklemeyin. Şimdilik bu kadar hepinize sevgiler...
Ben sorunları olan blogger. Nasılsınız bakalım? Valla ben gayet pozitifim, vizelerim var...
İlk ikisine pek bakmadığım için kötü geçti ama üçüncüsüne çalışıyorum. Böyle durumlarda kendimi Taxi Driver filmindeki Travis Bickle gibi hissediyorum. Böyle otantik duygu değişimlerim vardır.
Veee beklemediğiniz şey yaşandı ve bu blog artık iki yaşında. İlk başlarken daha önceki deneyimlerimi varsayarak bu sitenin o kadar uzun ömürlü olmayacağını düşünüyordum. Ancak hayat bana öyle bir çiçek açtı ki tam iki seneyi doldurduk. Bu zorlu süreçte beni yalnız bırakan hepinize üzüntülerimi yolluyorum.
2 sene içinde veyahut son 1 sene içinde değişen bir şey olmadı. Hala daha tutarsız iletişm sinyalleri veriyorum. Hatta yakın zamanda buradan uzaklaşıp bir dağ evinden megafonla yemek sipariş edeceğim. Böyle harika huylarım olduğunu bilen bilir.
Bugüne kadar bu blogu okuyan 67.489 kişiye teşekkür ederim. Dile kolay gelse de bu kadar insanın sizin yazdıklarını okuma ihtimali bile sizi çıldırtabilir. Hadi 17 bini bot olsun, 25 bini ana sayfaya girip çıksın, 15 bin de ilk yazıda gitsin, 10 bin de ikinci yazıda, 4500 de üçüncü yazıda... böyle böyle kalan son 2 kişiye teşekkürlerimi sunuyorum. Her gün bu siteye girerek beni adeta nirvanaya ulaştırdınız.
Bu blog ne yazık ki ben yaşadığım sürece devam edecek gibi görünüyor. Büyük acılarımız, üzüntülerimiz.. bunların bir önemi yok zaten hayat bizi çiçek gibi koparacak o yüzden eğlenmeye bakalım.
Umarım serüvenin üçüncü bölümünde artık bazı eksik cevaplarımı da bulup, yoluma daha marjinal devam ederim. Çünkü bu şekilde topluma verecek en güzel cevapları bulabiliyorsunuz. İnsanlar sizi onaylamasa da siz kendinizin bir onay kutucuğundan çok bambaşka bir galaksi olduğunuzu keşfedebiliyorsunuz. Tüm bu zorluklarla baş edebiliyorsunuz.
Ne diyim sakın saçmalamayın. Yolunuza devam edin...
Tek istediğim biraz içimi dökmekti, evet kabul ediyorum neredeyse tüm blog reklamı yapan yerlere blogumu reklam ederek okuyucu çekmeye çalıştım ama beni suçlamayın.Ya da suçlayın ya ben yazıyorum sadece kimseye zararım yok. Beni böyle üzerseniz daha çok yazarım.
Son olarak yeni yayın döneminde sürpriz içeriklerle karşınızda olacağım. Tabi hemen de inandınız alt tarafı anlamsız bir blogum nasıl bir sürpriz yapabilirim. En fazla şiir miir atarım fazlasını beklemeyin. Şimdilik bu kadar hepinize sevgiler...
en iyi kankandan bahset biraz :)
YanıtlaSil